Çağdaş Küresel Medeniyet


9789759955564Çağdaş Küresel Medeniyet, Ş. Teoman Duralı, Dergâh Yayınları,  İstanbul 2013.

Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nde hocalık yapmış olan Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı, biyoloji felsefesi alanında doktora sahibi olmasına rağmen uzmanlık alanlarının çeşitliliği ile dikkat çekmektedir. Akademide felsefe-bilim tarihi alanında dersler veren Duralı, yazımıza konu olan Çağdaş Küresel Medeniyet adlı eserini tarih felsefesi alanında görmektedir. Çalışmanın konusu, çağdaş medeniyetin ne olduğu, kimler tarafından ne zaman, nerede ve nasıl belirlendiğidir. Çoğu kişinin komplo teorileri üretmesine vesile olan “dünyayı kimler yönetiyor?” sorusunun bu kitapta, alanında uzman bir hoca tarafından ele alınması önemli bir boşluğu doldurmaktadır. Zira konu, çoğu zaman kahve muhabbetleri düzeyinde konuşulmakta, bu da düşünce tarihi meraklıları açısından ciddi bir boşluğa neden olmaktadır. Ancak hemen belirtmeliyiz ki kitap, konusu bakımından hemen her düzeydeki okuyucuya hitap edebilir gözükse de konunun ele alınışı bakımından tabiri caizse “masa başında okunması gereken kitaplar” arasında yer almaktadır. Her şeyden önce yazarın akademisyen oluşu, kitabın akademik bir metin ağırlığında karşımıza çıkmasına neden olmaktadır. Kitabın özenle hazırlanmış kaynakçası bile bunu göstermeye kâfidir. Ayrıca yazarın, dile ve dil felsefesine olan düşkünlüğü de metnin alelade bir metin olmaktan çıkmasını sağlamaktadır. Teoman Duralı hoca, çok sayıda dili bilmesi ve kavramlar üzerinde hassasiyetle durmasıyla bilinen bir insan. Bahse konu kitabında da bu konuya ayrıca değinen hoca, düşünce tarihi açısından kullandığı kavramların kökenlerine sık sık atıflarda bulunarak okuyucusunun merakını üst düzeyde doyurmaktadır. Öte yandan hocanın dil hassasiyeti Türkçe üslubunda da kendini aşikâr etmektedir. Kitapta hocanın, kendine has bir imlâyı benimsemesi kitabın dikkat çeken özelliklerinden birisidir. Yazarın felsefe-bilim tarihi alanındaki yetkinliğini görebilmek için hocasına da değinmekte yarar olduğunu düşünüyoruz. Teoman Duralı hoca, kitabının girişinde çalışmasına “fehmi ve ilmiyle yol göstermiş” hocası Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre’ye teşekkür etmektedir. Daha önce Üsküdar’da Bir Attar Dükkanı isimli hatıratı vesilesi ile YineDergi’de konu edilen Ahmet Yüksel Özemre hoca, Türkiye’nin ilk atom mühendisi olarak alanındaki çalışmalarıyla saygınlığını kazanmış ve tasavvuf terbiyesi ile yetişmiş Müslüman bir düşünürdür. Teoman Duralı’nın, hocasından aldığı ilmî disiplin ve ahlâk anlayışını bu kitabıyla ispat ettiği kanaatindeyiz.

Kitabın içeriğine tekrar dönecek olursak, yazarın çağdaş küresel medeniyetten kastı “çağdaş İngiliz-Yahudî medeniyeti”dir. Müellif bu adlandırmada herhangi bir etnik aidiyete referansta bulunmamaktadır. Adlandırmanın açılımını kendi ifadelerine bırakalım: “Bir ölçüde Yahudî asıllı mâlî kaynaklara dayanarak ideolojisini ­– Sermâyecilik – sömürgelerinden – Sömürgecilik – başlayıp yeryüzünün dörtbir bucağına yayan – Yayılmacılık ve İmperyalism – İngiliz girişimciliğinden doğan çağdaş medeniyete ‘Küreselleştirilmiş İngiliz-Yahudî medeniyeti’ diyoruz” (s.24).  Yazara göre “tarihte ilk defa yeryüzünün dörtbir yanında hayatı etkileyip belirleyen bir medeniyet olayıyla karşı karşıyayız”. Bu durum, “dünyayı kimler yönetiyor?” sorusunun cevabında hâkim medeniyet anlayışını bulmamızı sağlıyor. “Küreselleştirilmiş İngiliz-Yahudî medeniyeti”, 1400’lerin sonlarından itibaren Hıristiyan medeniyetinden türeyen, 1600’lerin ikinci yarısından sonra ona karşı çıkarak biçimlenmeğe koyulan ‘Yeniçağ dindışı Batı Avrupa medeniyeti’nin devamı niteliğindedir. Aralarında tâbi-metbû ilişkisi bulunan bu iki medeniyet, insancı-dünyacı bir dayanak ittihaz etmişlerdir. Hatta yazara göre insancılık-dünyacılık, İngiliz-Yahudî medeniyetinde ideoloji olma vasfını kaybedip dünyagörüşü haline gelmiştir (s.19). Bu dünya görüşünün içeriği insanın, aslında iktisâdî olan maddî ilişkiler ağıyla doldurulmuştur. Ancak buradaki iktisât alışılagelmiş bir iktisât değildir. Yazarın tabiri ile “alışılagelinmiş iktisâtta, varolan temel ihtiyaçlara göre üretilir. Buradaysa ilkin, ihtiyaçlar üretilir; başka bir deyişle tüketim kamçılanır. Kamçılandıkça, tüketim artar” (s.19).

Teoman Duralı hoca, karakteristik özelliklerinden bazılarını aktardığımız bu medeniyetin doğuşu, ana merkezi, baş mihrakı, öncü etkinlikleri, dünyatasavvuru ve ideolojisi hakkında detaylı bilgiler vermektedir. Bu bakımdan kitabın esas dokusu İngiliz-Yahudî medeniyetinin tasviridir. Ancak çalışma, tasvir niteliğinde kalmamakta ve bazı teklifler sunmaktadır. Örneğin, “geçmişte olduğu gibi şimdilerde de İngiliz-Yahudî medeniyetinin tek bilkuvve rakîbi ile hasmı İslâm medeniyetidir. Klasik bilfiil haliyle inkırâz bulmuş olduğundan, İslâm medeniyetinin yeni baştan inşâası gerekmektedir. Bu işse, hâlihazırda tek merî medeniyet İngiliz-Yahudî olduğundan, onun şablonuna uygun şekilde ve inkırâz bulmuş Klasikten esinlenerek becerilebilinir” (s.22). Yazara göre çağdaş medeniyetin alternatifi olarak İslâm medeniyetinin önünde iki seçenek bulunmaktadır: Yürürlükte olan medeniyet ile dialektik ilişki içerisinde onu kendi doğrultusunda değişikliğe uğratmak ya da onunla ölüm kalım mücadelesine girerek onu toptan ortadan kaldırmak. Burada sözü tekrar yazara bırakalım: “Bilimde, fen ile iktisâtta geri ve dışarıya bağımlı kalmış olması, İslâm medeniyetinin, çağımızda insanlığı hâkimiyetine almış olan medeniyetle ölüm kalım mücadelesine girmesini imkânsız kılmaktadır. Tek makul çare, dialektik ilişkide bulunarak tebliğin öngörüp gösterdiği doğrultuda ahlâk ile âdâp çerçevelerini İngiliz-Yahudî medeniyetine kabul ettirirken, ikincinin, birinciyi bilim, fen ile iktisât sahalarında yeniden yapılandırmasıdır” (s.184). Yazarın bu yaklaşımı, Mehmet Akif’te “asrın idrakine söyletmeliyiz İslâm’ı” mısraıyla vücut bulan anlayışı hatırlatmaktadır. Kanaatimizce geçerliliği tartışmalı olsa da bu yaklaşımın, yazar tarafından da benimsendiği düşünülebilir.

Sonuç olarak kitap, çağdaş küresel medeniyetle mücadele konusunda tartışılabilir önerilerde bulunsa da bu mücadelenin temeli olması gereken “hasmı tanıma” noktasında vazgeçilmez niteliktedir. Maalesef biz Müslümanlar, “hasmı tanıma” noktasında oldukça zayıf durumdayız. “Huzur İslam’da” nutukları çekerek İslâm’ın alternatif olduğunu ortaya koyma gayretlerinin beyhude olduğunu artık görmeliyiz. Öncelikle insanları avucunun içine almış olan mevcut medeniyeti tanımalı ve ona göre stratejiler geliştirmeliyiz. İşte bu kitabın iyi bir başlangıç olduğunu düşünüyoruz.

Tadımlık:

“Bir felsefe-bilim çalışması, öncelikle tarife, tahlîl ve terkîbe dayanır. Sav taşıyan felsefe-bilim çalışmalarının yüreği metafizik atar. Felsefe-bilimin metafizik yüreğinde düşünceler, gidimli (discursif) tarzda yürütülürler. Bu da sıkı bir biçimsel mantık düzeni demektir. Gidimli düşünce silsilelerinin başta gelen özelliği, işlenen ana savın yahut savların, değişik bağlamlarda tekrar tekrar karşımıza çıkabilir oluşudur.” (s.15, 16)

“Kültürü harâb olmuş bir toplumun, maddî direnci de kırılır.” (s.21)

“Felsefe sistemi çerçevesinde teşkilâtlanabilmiş, demek ki felsefîleşmiş medeniyete mensup toplumun en belirgin niteliği, anlamları sınırlanmış, belirginleştirilmiş, seçik bir kavramlar örgüsüyle donanmış dile mâlik olmaktır.” (s.23)

“Göreliliği aşan evrensel anlamda ahlâk ile hukuk bağlamındaki meşrûuluk ancak Allah varlığına ilişkin fikir çerçevesinde ortaya çıkmış ve ona dayalı olarak geçerliliğini sürdürmüştür.” (s.29)

“En üst teşkilâtlanma seviyesini temsil eden devlet kurma becerisini gösterebilmiş toplumların, ‘kültürler–üstü–kültür’ şeklinde niteleyebileceğimiz yapılanması, ‘medeniyet’ terimiyle anılır.” (s.33)

“Her insan bireyinin esas ödevi, hayırlı işler görmek, ibâdet etmek; hakkıysa, ümittir. Ümit, hayattır. Ümit, devam ettiği sürece yaşanır. Ümidin kesildiği yerde tragedya, giderek saçmalık, sonundaysa, intihâr başgösterir.” (s.47)

 

Submit a comment

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s